Banu, Ankara doğumlu ve bir ailenin büyük kızı. Psikoloji ve Felsefe mezunu. 1 sene Almanya’da yaşamasının dışında da hayatının çoğunluğunda Ankara’da yaşadı, yaşıyor. Yüksek Lisansı Göç Çalışmaları üzerine. Yoga eğitmeni. Yoga dersleri veriyor, yoga eğitmenleri yetiştiriyor.
Düzenli psikoterapi seansları veriyor. Hayatında kaç çembere katıldı veya yönetti, artık saymayı bıraktı. Psikoyoga adında, Psikolojik çalışmaları ve Yoga’yı birleştirdiği bir stilin yaratıcısı, mimarı ve uygulayıcısı; Psikoyoga dersleri veriyor. Bu teknik kapsamında Kapalı Gruplara moderatörlük yapıyor ve atölyeler düzenliyor. Banu oyunbaz biri.
Küçüklüğünden beri en gelişmiş ve gelişmesini de istediği, daima başvurduğu mekanizması oyun ve mizah. Rahat biri fakat bir o kadar da değil. Çalışmaya bağımlı, çalışmadan duramaz. Soyut düşünmeyi sever. Geri bildirim almayı ve zorlanmayı sever; zorluk sever. Felsefeye ilgilidir. Mutluluk, ferah, rahatlık peşinde değil; kendi değerlerini yaratmak ve onlar uğruna çabalamak peşinde koşar. Kalıp bozar zira kalıp kabul etmez. Var olan toplumsal değerleri kendi değerlendirmek ister; doğru buldukları ile değişmek ve değiştirmek ister. Anaçtır, sever hatta çok sever. Çok dinler. Spiritüel biri değildir. Az ama öz dostu vardır. Sosyallik peşinde koşmaz. Sağaltımın ve rutinlerin önemini bilir; uygulamaya çalışır. Gezmeyi, dans etmeyi, fotoğraf çekmeyi, kitap okumayı, tiyatro ve sinemaya gitmeyi çok ama çok sever. En sevdiği şehir Tel Aviv, en sevdiği şarkı “So Far,” en sevdiği vakit gece vaktidir. Jung sever. Nietzsche sever. Herman Hesse, Moreno, Onur Ünlü, Ahmet Altan, Ladin Nabaki, Ali Bayramoğlu, Halil Cibran, Alper Canıgüz sever. Daha nicesini de sever ama topyekün yazamaz. Sanat sever, zira profesyonel tiyatro oyuncusudur.
Onu yetiştiren kendi hocalarını çok sever. Hayatının son 4 yılında kendi hocası ile yetişiyor; tartışıyor, sarsılıyor, öğreniyor ve ona asistanlık yapıyor. Kendi asistan ve öğrencilerine hocalık ediyor. Yoga ve meditasyonun onu güçlendiren; farkındalık kazanmasına yardımcı olan yegâne teknikler olduğunu bilir. Banu iyi dinler, analiz eder ve size soru sorar. Sizi pışpışlamaz. Banu da hiç şahane biri değil elbet fakat yapmaya çalıştıklarını özü şu; “Hayatın anlamı hediyeni bulmaktır. Hayatın amacı o hediyeyi vermektir.”
Banu, iyi dinler, analiz eder ve size soru sorar. Sizi pışpışlamaz. Banu da hiç şahane biri değil elbet fakat yapmaya çalıştıklarını özü şu; “Hayatın anlamı hediyeni bulmaktır. Hayatın amacı o hediyeyi vermektir.