Russ Harris Avustralyalı bir psikoterapist.
Kendisine hem bilgisinden fakat daha ziyade samimiyetinden büyük bir hayranlık duyarım; hemen hemen her kitabını da okumaya çalışıyorum. (Reklam gibi bir girişle önermiş olayım.)
Gerçeğin Tokadı isimli kitabında bizlere 3-A diye bir kavram tanıtır:
Anda Olma
Amaçlılık
Ayrıcalık Hissi
Hayatımda şu sıralar hiçbir sorunum yok diyemem – ki zaten herhangi biri bunu herhangi bir zamanda diyebiliyor mu?!
Çok fazla çalışıyorum, çok fazla sorumluluğum var. Bir köpek sahibiyim. Bir ilişki yürütüyorum. Hiçbir destek almadan hem bir ev geçindiriyorum hem de bir iş yeri sahibi olarak orayı geçindirmekle mesulüm. Bir yandan da kendimi geliştirmeye çalışıyorum; okuduğum kitaplar, alacağım notlar, çıkaracağım özetler…
“Daha iyisini yapmalısın, bu yetersiz!” diyen zihnim de işin cabası…
Bir yandan da bedenim ve kendi bütünsel sağlımla ilgilenmek istiyorum tabi. Öz bakımım gibi, spor ve hareket gibi, meditasyon gibi.
Tüm bunlar bana çoğu zaman bir kaosun içindeymişim gibi hissettiriyor.
Hangi birine yetişsem?
Gün başlıyor ve bir bakıyorum 5 saat geçmiş oluyor; kendimi kıymetli herhangi bir şey yapmış gibi bile hissetmiyorum.
Size de tanıdık geliyor değil mi bunlar?
Hayatını anlamlı, dolu dolu ve tatminkar bir şekilde geçirmek isteyip de bunları hissetmeyen veya düşünmeyen kimseyle tanışmadım ben. Bu kaygı ve endişeler bence çok kıymetli olmakla beraber; bazen bir pusu kurmuş gibi işliyorlar.
Öyle bir pusu gibi tatmin hissettiğimiz bir hayat yaşama arzusu o tatminin önüne geçiyor.
İsteğimiz bizi istediğimizden uzaklaştırıyor. İşe bak!
Tam bu noktada 3-A bize çok iyi bir kılavuz olabilir.
Örneğin ben tüm bu yazdıklarımla beraber geçen gün spora giderken (arabayı uzağa park etmiş, yürüyordum) bir an oldu ve tam olarak anda hissettim; çevremdeki her şeyi ve kendimi kapsadığımı fark ettim. Amacımı fark ettim; spora gidecek ve kendi sağlığım için yapabileceğim çok kıymetli bir şey yapıyor olacaktım.
Bu an’da olma ve kıymetli amaçlılık hissi birleşerek bir Ayrıcalık hissi yarattı içimde.
Tüm sorunlarıma ve uğraşlarıma rağmen ve onlarla beraber; içimde bir kabul, minnet ve şükran duygusu oluştu.
O an’ı ve hislerini hatırlamak ve taşımak adına iki gözümü aynı anda kırparak bir fotoğraf çektiğimi hayal ettim. (Kıymetli anlarımda bunu yapar, zihin albümüme yerleştiririm. Size de öneririm.)
Dolayısıyla; bu yazıdan sizlere bir soru bırakarak ayrılmak isterim:
“Gündelik yaşamınızda 3-A ne zaman ve nerede ortaya çıkıyor fark ediyor musunuz?”
.
.
.
.
“Şayet çıkmıyorsa çıkması için neler yapabiliriz?”
**Yorumlarda buluşalım derim...